Temcit Pilavı .
????MİNAREDEN TEMCİD KONSERİ ????
Sahura temcid der eskilerimiz. Temcid aslında "Allah'ı övmek, sena etmek, tazim etmek" anlamlarına geliyor.
Eskiden dini gecelerde ve üç aylar boyunca yatsı ezanından önce ve sahurdan sonra minarelerden dua, kasîde, münacaat gibi şirimsi sözler okunurmuş. Halk da minarenin altında toplanıp bu dualı musıkî ziyafetini dinlerlermiş.
Bu ses ziyafetinin belli aralarında müezzin susar, söz halka geçermiş. Halk okunanı tekrar eder, bir de tekbir okuyarak katılırmış koroya. Ne kadar sevimli bir toplumsal etkinlik. Oradaki tiyatral estetiği bir düşünün. Şam’da bu gelenek halen devam ediyormuş.
İlk temcit 13. yüzyılda Sultan Nâsırüddin zamanında okunmuş.
İşte, gece yarıları yaşanan o temcid konserlerinin hatırına, millet sahur saatine sahur demeyi unutmuş, temcid demeye başlamışlar.
Sahur vaktinin pilavı da temcit pilavı olmuş.
2005 yılının Kasım ayı Ramazan'a rastlıyordu. Kırlehir'debir arkadaşa, bir gece misafir olmuştum. Sahurda, sokaktan gelen bir cümbüş ile uyandım. Sahur davulcusu geçiyordu, zurnacı da eşlik ediyordu. Çok neşeli çalıyorlardı. O sırada çaldıkları, "Enişte bana hişşt demiş / Yalan aslanım yalan / Oğlan, sözüne de gayilem" türküsünün ezgisiydi. Sahurun bu neşeli yorumuna bayıldım!
Davulcu ile zurnacının arkasında da mahallenin gençleri katar olmuşlar, oynaya oynaya dolaşıyorlardı. Gençlerin arasına karışıp ben de oynamak istedim. Ama hava çok soğuktu. Gözüm yemedi.
Türklerin Avrupalılar gibi opera dinlemediklerinden hayıflanmalar oluyor bazen. Ama onlar opera dinlemeyi kiliseden öğrendiler. Biz de minareden temcit okumayı ilerletsek fena mı olurdu?
Bugün icra edilen Türk Sanat Müziği , Tasavvuf müziği ve Türk halk müziğinin kökeni de bu coşkulu halktan gelmiyor mu?
Bize Ne oldu arkadaş ?Nedir bu medyadaki Dilber Dansı soytarılıkları?
...
Vah gençliğim vah ; gençlik nereye?
Siyasetin Kara örtüsü altında bunalım içinde, stres altında yaşayan bir toplum!
Aza kanaat ederek mutlu, neşeli yaşayan asil bir toplum ne halde şimdi?
…..