Çocuklar İçin Boşanma Süreci ve Ebeveynin Yeniden Evlenmesi
Çocuklar İçin Boşanma Süreci ve Ebeveynin Yeniden Evlenmesi
Boşanma iki kişi arasındaki meşru evlilik birlikteliğinin sonlandırılmasıdır. Lakin, tıpkı evlilikte olduğu gibi boşanmada da bu işlem iki kişi arasında yaşanıyor gibi görünse de tüm aileyi etkiler. Gerçekleşen boşanma evdeki çocuklar için önemsenmeli ve titizlikle yaklaşılmalıdır. Çocuk için anne ve babanın ayrılması travmatik bir yaşam deneyimidir bu nedenle çocuğun bu olay ile baş edebilmesi için anne ve babaya pek çok sorumluluk düşmektedir.
İlk olarak, çift arasındaki boşanma kararı kesinleşmeden bunu çocuğa söylemek uygun değildir. Kimi zaman ebeveynler yoğun çatışmalı dönemlerden geçmektedir ve bu durumun boşanma ile sonlancağına inanırlar lakin çatışmalar bir şekilde çözümlerinde birliktelik devam edebilir. Çocuğa boşanma kararının net olmayışından önce bunu bildirmek ve yine de evliliği sürdürmek çocukta kafa karışıklığına ve güven kaybına yol açar.
Eğer boşanma kararı ebeveynler arasında kesinleşmiş ise bu durum titizlik ile çocuğun gelişim çağına uygun uslüp ile onunla paylaşılmalıdır. Bu konuşma her iki ebeveyninde bir arada yer aldığı, açık ve anlaşılır olmalıdır. Çocuğa uygun bir dil ile aralarındaki anlaşmazlıklar sonucu doğal bir sonuç ile aralarındaki birlikteliği sonlandıracaklarını fakat bu sonlanmanın çocuk ile ilgili olmadığını ifade etmelidirler. Boşanan ebeveynlere sahip çocukların oldukça büyük bir kısmı anne ve babasın boşanma nedenini kendisi olarak görmektedir. Ayrılığa sebep arayan çocuk genellikle bu sebebi doğru olmayan bir şekilde kendisine yükleyebilir. Bu nedenle, yaşanan bu ayrılığın çocuk ile bağlantılı olmadığının altı çizilmelidir.
Çocuk ilk yapılan bu konuşmadan sonra boşanma sürecini yürütmek de kritiktir. Örneğin, çocuğun temel evi hangi ev olacaktır? Diğer ebeveyn ile ne sıklıkla, ne zaman görüşecek?
Bu gibi soruların cevapları boşanma sürecinde kesinleşmeli ve çocuğa aktarılmalıdır. Örneğin, velayeti babada kalmak bir çocuğun etmek evi babasının evi olacak ise annesi ile ne sıklıkla ve nerede görüşeceği ona önceden bildirilmelidir. Bu görüşmelerin yapılan plana uygun ve düzenliliğini koruması çocuğun ebeveyne karşı güven duygusunu koruması için önemlidir. Çünkü, boşanmış ebeveyne sahip çocuklar boşanmadan sonra birlikte yaşamadığı ebeveyn tarafından terk edilmiş hissedebilir. Bir ebeveynini kaybetmiş hisseden çocuk o ebeveynin yasını tutar. Bu dönmede erkek çocuklar yaşadıkları terk edilmişlik hissini dışa vurarak ifade ederler. Agresif ve saldırgan olabilir ve riskli davranışlara açık olurlar. Kız çocukları ise bu dönemde yaşadıklarını bastırma eğiliminde ve daha içine kapanık ve köşesine çekilmiş olurlar. Bu zor dönemde diğer ebeveyn ile görüşmeler aksatılır ise çocuğun terk edilmişlik duygusu pekişir ve ileriki süreçte nefret, öfke, kıskançlık gibi keskin duygulara yol açabilir. Ayrıca, güvenini kıran bu düzensiz görüşmeler bu dönemi atlatmasını daha da güçleştirir.
KIsacası, çocuğun dilediği zaman diğer ebeveyne gidebileceği ve onu görebileceği bildirilmelidir. Bu esnek zamanların dışında, çocuk ile diğer ebeveynin görüşmek sıklıkları, yeri ve zamanı önceden belirlenmiş bir düzende oluşturulmalı ve mümkün olduğunca bu düzene sadık kalınmalıdır.
Boşanma sürecinde kimi çiftler kötü bir son yaşayabiliyor ve birbirlerine karşı öfke, nefret ve kin gibi yıkıcı duygular besleyebilir hale geliyorlar. Bu olumsuz duygular çocuğa kesinlikle iletilmemeli ve boşanılan ebeveyn hakkında çocuğun sevgisini zedeleyecek yorumlarda bulunulmamalıdır. Diğer ebeveyne karşı yapılan bu olumsuz söylemler bir süre sonra çocuğun da o ebeveyne karşı olumsuz bir tutum içerisine girmesini sağlar. Bu sağlıklı bir yaklaşım değildir ve çocuğun diğer ebeveyni ile olan ilişkini suistimal etmektir. Ebeveynler arası olumsuz ilişkinin çocuk ile kurulan ebeveyn çocuk ilişkisine yansımadığı senaryolarda çocuğun bu süreci çok daha sağlıklı atlattığı görülmektedir. Unutmayın, her ilişki kendi içindedir.
Boşanmak büyükler ile yapılmış bir işlemdir ve çocuğun buna katkısı olmadığı dile getirilmelidir. Aksi halde, boşanma sorumluluğunu üstlenmeye çalışan çocuk yeniden bir araya getirme sorumluluğunu da üstlenmeye çalışır. Boşanma nedeni o ise, ebeveynlerini bir araya getirecek de yalnızca odur. Böyle düşünen bir çocuk bunu başaramadığında ise değersiz, sevilmeye layık değil, ailesini bir araya getiremediği için yetersiz ve elbette hayal kırıklığına uğramış hisseder. Boşanmada olduğu kadar yeniden bir araya gelmede de bu süreçlerin erişkinler arasında olduğu ve çocuk ile ilgili olmadığının önemi vurgulanmalıdır.
Ebeveynin Yeniden Evlenmesi
Kimi zaman boşanmalardan kısa bir süre sonra ebeveynler yeniden bir ilişkiye başlayabilir ve yeni bir evlilik gerçekleştirebilir. Bazen de sadakatsizlik nedenli boşanmalarda ebeveynlerden biri yaşamına evlilik sürecinde aldığı üçüncü kişi ile devam edebilir. Boşanma ile ebeveynlerin artık aynı evde yaşamıyor olma hali çocuk için yeterince travmatik iken bu süreçte kafa karışıklığı yaşayan çocuklar ebeveynlerin yeni evliliklerine anlam vermekte zorlanır.
Ebeveynlerden birinin hayatına yeni biri girdiğinde ve yeni bir evlilik söz konusu olduğunda bu durum çocuk ile konuşulmalı ve onun da fikri alınmalıdır. Yapılacak olan yeni evliliğin onun değerini kaybettiği anlamına gelmediğini önemle dile getirmek gerekir. Ebeveynin yeniden evlenmesi çocukta kıyaslanma ile birlikte değersizlik, yetersizlik duygularını ortaya çıkarır. Ben artık anneme / babama yetemiyorum ki yeni biri ile evleniyor gibi bir düşünce ortaya çıkabilir. Aynı zamanda ebeveynin ona verdiği sevginin bölüneceğini kaygısı ile artık onu daha az seveceğine inanabilir. Bu nedenler ile çocuğa bu durum açıklanmalı ve ona olan sevginin her daim özel ve ayrı bir yerde olduğu gösterilmelidir.
Çocuğun eve gelen yeni kişi ile etkileşimi de büyük önem taşır. Bu kişi artık senin yeni annen/baban gibi yaklaşımlar doğru değildir. Çocuğun yalnızca bir anne ve babasının olduğu hatırlatılmalı, yeni gelen kişiye uygun bir hitap belirlenerek onunla kuracağı bağda sabırlı olunmalıdır. Birden çocuğa sevdirilmeye çalışılması ve yakınlık kurması beklenmemelidir. Çocuğun o kişi ile zaman içerisinde bağ kurarak sevgiyi oluşturması beklenmelidir.
Yeni gelen kişinin de çocuğu var ise, ‘’siz artık kardeşsiniz ve birbirinizi sevmelisiniz’’ gibi zoraki ifadelerden kaçınılmalıdır. Bu ifadeler her iki çocuk için de ters tepebilir ve üzerlerinde baskı kurabilir. İki çocuk arasında ilişkinin kurulması doğal ilişki sürecine bırakılmalı ve birbirlerine sevgiden önce saygı göstermeleri için çalışılmalıdır. Herkesin birbirini çok sevmesinin o denli önmeli olmadığı, mühim olanın anne ve babaların çocuklarına değer verdiğini ve yaşanan ayrılık ve yeniden evlenmenin çocukların değerini değiştirmediğini vurgulamaktır.
Tüm bu süreçte çocuğun yeni düzende değerli hissetmesi boşanma ve yeniden evlenme süreçlerini daha az travmatik ve baş edilebilir hale getirmektedir.
Uzm. Psikolog Belgin Kanat
???? @menemenpsikolog
#boşanma #ayrılık #boşananebeveynler #boşanmadönemiçocuk